'Talat Paşa' tartışmasından sonra ilk görüşme... Özgür Özel ve Müsavat Dervişoğlu'ndan 'yeni anayasa' çıkışı!

 

“OMUZ OMUZA HEM MÜŞTEREK HEM AYRI AYRI MUHALEFETİ SÜRDÜRECEĞİZ”

“Bir kez daha Sayın Genel Başkanımıza, kıymetli heyetine ziyaretleri için, taziye dilekleri için çok teşekkür ediyorum. Manisa’nın bir büyük yası, Türkiye’nin yasına dönüştü. Bu noktada hem İYİ Parti’nin Manisa örgütü her an yanımızdaydı, hem Sayın Genel Başkan telefonla çok yakından takip etti. Cenazede de hem Manisa’daki, hem tüm Türkiye’den gelen çok sayıda İYİ Partili dostumuz acımızı paylaşmıştı. Bugün de bu taziye ziyaretiyle birlikte aynı iyi duyguları bir kez daha karşılıklı paylaştık. Geçtiğimiz hafta yaşanan olayı ilk duyduğumda, yine hemen ertesinde sıcağı sıcağına sizler sormuştunuz. Ben de demiştim ki ‘Meclis’te zaman zaman iletişim kazaları, zaman zaman yol kazaları olur. Bu iş arka odada hallolur. Bizim arka odada Müsavat Başkan’la birlikte ve diğer mevkidaşlarımızla birlikte çözmediğimiz sıkıntı yok. Çünkü bizim hem partilerimizin tarihine, hem tarihsel bakışa, Cumhuriyet’in değerlerine, Türkiye Cumhuriyeti’nin temel tezlerine, uluslararası alanda müştereken sahiplendiğimiz tüm tezlere olan inancımız noktasında birbirimizden şüphemiz olmadığı için her türlü kazayı birlikte aşarız.’ O günden sonra o günkü oturumu yöneten Sayın Tekin Bingöl’ün de hem sosyal medyadan açıklamaları, hem saygın gazetecilere verdiği demeçlerde konuya ilişkin kendi hassasiyetini; partimizin hassasiyetiyle, paraleldeki hassasiyetini, yaklaşımını yapıcı cümlelerini hep birlikte okuduk. Bugün de Sayın Genel Başkanımız meseleyi yukarıda özetlediğinde tam bir mutabakat halinde konuyla ilgili tutumlarımızı bir kez daha netleştirdik. Hem iki Genel Başkan’ın birbiriyle olan geçmiş görevlerinden, birçok sınavda birbirimize vermiş olduğumuz güvenle aşamayacağımız hiçbir sorun olmadığını biliyorduk. Bugün de konu bu çerçevede cereyan etmiştir. Bundan sonra Cumhuriyet Halk Partisi ile İYİ Parti hem Meclis zemininde hem tüm Anadolu’da, 81 ilde, omuz omuza, birbirinin farklılıklarına saygı duyarak ama temel değerlerdeki ortak duygusunu her zaman paylaşarak, bu ülkeyi içinde bulunduğu cendereden kurtarmak için yapması gereken muhalefeti hem icap ettiği yerde müştereken, hem ayrı ayrı ama birbirinden güç alarak, birbirine güç vererek sürdürmeye devam edecek. Bu konuda Sayın Genel Başkan’a ve heyetine bir kez daha teşekkür ederiz.”

 

“BUNLAR UYGULANIYOR OLSA BUNA KİM, NİYE İTİRAZ ETSİN”

Cumhuriyet Halk Partisi Lideri Özel, MHP Genel Başkan Yardımcısı Feti Yıldız’ın açıklaması kapsamında “Hukuka aykırı deliller yok hükmündedir” şeklindeki ifadesinin sorulması üzerine şunları söyledi:

“Sayın Feti Yıldız’ın değerlendirmelerini, Türkgün gazetesindeki röportajını dikkatlice takip ettik. Aslında Sayın Feti Yıldız’ın söylediklerine bağlı bir soruşturma süreci yaşanıyor olsa, daha önce de kendisinin tutuklu yargılamanın istisna, tutuksuz yargılamanın genel kaide olduğuna ilişkin görüşlerini de görmüştük. Bunlar uygulanıyor olsa kimsenin ne yargılanmaktan, ne yargıdan kaçmaktan ya da hukuka uygun toplanmış delillere itiraz etmek gibi bir pozisyonu olmaz. Bugün yapılan iş; bir gizli tanık müessesesinin ortaya konması, oradan atılan iftiraların daha sonra bazı kişilerin aileleriyle, çoluğuyla, çocuğuyla tehdit edilerek ‘Buna uygun ifadeler ver’ diye zorlanması, ‘Öyle duydum, böyleymiş, tahmin ediyorum’ gibi ifadelerin sanki somut bir delile ulaşılmışcasına bir karalama ve itibarsızlaştırma kampanyasına dönüşmüş olması aslında ilk gün elde olmayan kanıtların halen elde edilememiş olup, kazıyarak kanıt üretme, kanırtarak ifadeye zorlama yönteminin ne kadar yanlış olduğunu gösteriyor. Sayın Feti Yıldız’ın çerçevesinde bir yargılama yapılıyor olsa, buna kim niye itiraz etsin? O zaman biz bir tek şey talep etmeye devam ederiz. İddialar kadar yanıtların da kamuoyu tarafından duyulması çok önemlidir. Bu konuda Meclis kapanmadan bir yasal düzenleme yapılacak olursa, iki satır ‘Bu tip yargılamalarda tarafların karşılıklı kabulü durumunda basın-yayın organları canlı yayın yapabilirler’ dendiğinde bizim korkacak, çekinecek, utanacak hiçbir şeyimiz yok. Her soruya verilecek yanıtımız var. Yanıtın verilemeyeceği bir soru varsa, adaletin tecellisine de kimsenin itiraz etmesi mümkün değil. Yeter ki adil, şeffaf, hukuka uygun bir yargılama yapılsın. Biz Ekrem Başkan’ın masumiyetine, haklılığına kefalet koymuşuz. Bu noktadaki pozisyonumuz son derece açıktır.”

 

“MECLİS BAŞKANININ AÇIKLAMALARI ÇELİŞKİLİ BİR TUTUMDUR”

Özel, Meclis Başkanı Numan Kurtulmuş’un yeni Anayasa hakkında, “En ideali 400’ü aşkın vekille Meclis’te kabul edilmesi” sözleri hakkında şu değerlendirmeyi yaptı:

“Numan Bey’in değerlendirmesi ise daha önce partisinin ‘400 milletvekili de olsa biz anayasa değişikliğini bir milletimize götürür, onun da rızasını alırız’ şeklindeki yaklaşımından çelişkili bir tutumdur. Anayasa değişikliği yapılacaksa, üzerinde bütün toplumun mutabakat sağlayacağı, herkesin ‘tamam’ diyeceği, tam bir mutabakatla geçmiş maddelerin geçmişte hızla anayasaya derc edildiği durumlar vardır. Bunlar önemlidir ama bu kadar anayasa ihlallerinin söz konusu olduğu, Anayasa Mahkemesi’nin kapatılmasının bile teklif edilebildiği süreçler yaşanmışken Anayasa Mahkemesi’nin kararlarına birinci derece mahkemeleri direniyorken bu kadar açık anayasa ihlalleri ortadayken, ‘400 milletvekiliyle anayasayı değiştirelim, referandum da olmasın’ yaklaşımı doğru bir yaklaşım değildir. Partisinin daha önce ifade ettiği ‘400’ün üzerinde de oy alsa anayasa değişikliği referanduma gitmelidir’ tutumundan ayrışmasını doğru bulmam.”

 

“ZAMANLAMA HATASI VAR”

Genel Başkan Özgür Özel, DEM’li Cengiz Çandar’ın, ‘Abdullah Öcalan görüşmek istiyor’ sözlerinin yer aldığı röportajı hakkında, “Cengiz Çandar’ın röportajını dikkatle okudum. Ona ilişkin söyleyebileceğim tek şey; Sayın Sırrı Süreyya Önder’in beni aradığı ve bir takım bu ifadeleri söylediği, benim de DEM heyetine randevu verip vermemek konusunda mütereddit olduğum, bu ifadeler üzerine kararımızı değiştirdiğimiz noktasındaki yaklaşımda bir hatırlama, bir zamanlama hatası var. Şöyle ki biz DEM Parti heyetine randevu vereceğimizi zaten söylemiştik. Ama onlar bütün partileri ziyaret edeceklerini söylemişlerdi. Daha sonra Sayın Erdoğan’a gitmeyecekleri, Sayın Erdoğan’ın heyeti kabul etmeyeceğine ilişkin söylemler gelişince, biz durumu yeniden değerlendirdik. Daha sonrasında DEM Parti heyetini kabul ettik. Çünkü onlar turun sonunda Erdoğan ile de görüşeceklerini söylemişlerdi. Malumunuz o görüşme de gerçekleşti zaten. O konudaki hassasiyetimiz Erdoğan ile görüşmeyip, Erdoğan’ın kendisini bu sürecin dışında tutup, diğer partilerden randevu istenmesi sürecindeki tereddütü MYK’mızda değerlendirmiştik. Bu değerlendirme, bu tereddüt, bahsedilen telefon konuşmasından 20 gün sonradır. ‘O gün öyle bir şey duyuldu da ondan sonra randevu verildi’ şeklindeki değerlendirme, bir takım yanlış hatırlamalar oluyor. Keşke Sırrı Süreyya Önder burada olsaydı da o süreci an an yaşamış kişi olarak bunu hatırlatsaydı. Onun dışındaki değerlendirmeler benim ilgi alanımda değil.”

 

“TRUMP’I KINAMAYAN ERDOĞAN’I DA KINIYORUM”

Genel Başkan Özel, ABD’nin İran’a yönelik saldırısına Erdoğan’ın doğrudan tepki göstermemesine yönelik soruyu şöyle yanıtladı:

“Partisinin olay olduğu andan itibaren koyduğu tepkilerle uyumlu, gizli özne kullanmış yine. Bu saldırıyı yapıyorlar, saldırıyı doğru bulmuyorlar. ‘Kim yapıyor bu saldırıyı?’ Gizli özne. Hatta Ömer Çelik’e sorarsan, ne oluyorsa İsrail yapıyor. İsrail yüzünden oluyor. Amerika’dan uçaklar kalktı B-2’ler, 6 bin mili havada yakıt ikmali yaparak geldiler. Uluslararası hukuka aykırı biçimde bombalama yaptılar ve döndüler. Yapan Amerika. Kınanacaksa Amerika ve Trump kınanacak. Trump’ı kınıyorum. Trump’ı kınamayan Erdoğan’ı da kınıyorum.”

'Talat Paşa' tartışmasından sonra ilk görüşme... Özgür Özel ve Müsavat Dervişoğlu'ndan 'yeni anayasa' çıkışı!

İYİ Parti lideri Müsavat Dervişoğlu şu ifadeleri kullandı:

"Biliyorsunuz bizim CHP ile olan temasımız ve ilişkimiz kamuoyunun malumu ayrıca sayın Genel Başkan ile de maziye yayılmış bir dostluğumuz ve mevkiidaşlık hukukumuz var. TBMM'de yaşanan gelişmelerle alakalı olarak bazı konular üzerinde de sürekli görüş alışverişinde bulunuyoruz.

18 Haziran günü TBMM'de yaşanan iş kazası olarak nitelendirilecek bir olayla ilgili TBMM Başkanlığına müracaatımız oldu. O müracaat karşısında kendisine bilgi verdim destek talep ettim. Aynı hassasiyeti kendileri de hissediyorlar. Gereğinin yapılması noktasında arkadaşlarımızın teknik çalışmaları sonunda mümkün katkıyı vereceklerine olan inancımı belirtmek isterim."

"Yürütülen soruşturmalarla ilgili olarak hukuksuzluk üzerinden bir kamuoyu kanaati oluştuğu için bütün bunlar tartışılıyor. Hem Ekrem Beyle hem de yurt sathındaki soruşturmalar hukuki olmadığı gerekçesiyle kamuoyu vicdanında yer bulmuyor. Eskiden iddianameler millet adına yazılırdı, cemaat adına karar alındığını gördük. Şimdi de şahıslar adına karar verilir oluyor. Tüm tartışmaların yanında hukuksuzlukla beraber iktidara güvensizlik de söz konusu oluyor. Onu bertaraf etmek için de algı yönetimine ilişkin hamleler yapılıyor."

DERVİŞOĞLU'NDAN 'MİLLETİN OLMADIĞI ANAYASA'YI MİLLET KABUL ETMEZ' ÇIKIŞI

"Yeni bir anayasa yapmak bizim anayasa yapma mantığına ters ve aykırı bir durum. Türkiye'de ancak bir anayasa değişikliği yapılabilir. Geride bıraktığımız değişiklikler de bu kapsamdadır. Eğer bu anayasa değişikliğini 400 vekil üzerinden yapmaya kalkışırlarsa bu Türk Milletini yok saymak anlamına gelecektir. Bir mutabakat metni olan anayasanın milletin onayına sunulmadan yaşama geçirilmek arzusu dahi bunların hukuka adalete ve yasaların nasıl inşa edileceğine dair inanca ve güvence nereden baktıklarının delilidir. Milletin olmadığı bir anayasa inşa edilirse millet bunu kabul etmez."

ÖZGÜR ÖZEL: 'YOL KAZALARI OLUR'

CHP lideri Özgür Özel ise şu ifadeleri kullandı:

"Geçtiğimiz hafta yaşanan olayı ilk duyduğumda sizler sormuştunuz. Ben de demiştim mecliste zaman zaman yol kazaları olur. Bu iş arka odada hallolur. Bizim arka odada Müsavat başkanla çözmediğimiz sıkıntı yok. Bizim Cumhuriyetin değerlerine, Türkiye Cumhuriyeti temel tezlerine olan inancımız noktasında birbirimizden şüphemiz olmadığı için her kazayı beraber aşarız. O günkü oturumu yöneten sayın Tekin Bingöl'ün açıklamaları da konuya ilişkin kendi hassasiyetini yapıcı cümlelerini okuduk. Bugün de sayın Genel Başkan meseleyi özetlediğinde tam bir mutabakat halinde konuyla ilgili tutumlarımızı netleştirdik. Aşamayacağımız bir konu olmadığını biliyorduk gene bugün de bu zeminden konuşma cereyan etmiştir."

'400 VEKİL İLE ANAYASA DEĞİŞİKLİĞİ DOĞRU DEĞİL'

Özel, "Daha önce partisinin 400 vekili de olsa değişikliği millete götürme yaklaşımıyla çelişkili bir tutumdur. Anayasa değişikliği yapılacaksa anayasa ihlallerinin söz konusu olduğu, AYM kapatılmasının teklif edildiği bir süreç yaşanırken, bu kadar açık anayasa ihlalleri varken 400 vekil ile anayasa değiştirelim yaklaşımı doğru değil" diye konuştu.

ÖZEL'DEN FETİ YILDIZ'A YANIT

Özel, Feti Yıldız'ın etkin pişmanlığa ilişkin söylemlerine dair sorulan soruya şu şekilde yanıt verdi:

"Bunlar uygulanıyor olsa kimsenin yargılanmaktan kaçmak gibi bir pozisyonu olmaz. Ortaya atılan iftiraların sanki somut delile ulaşılıyor gibi olması, aslında ilk gün elde olmayan kanıtların, kazıyarak kanırtarak ifadeye zorlama yönteminin ne kadar yanlış olduğunu gösteriyor. Sayın Yıldız'ın dediği gibi olsa buna niye itiraz edilsin? Bizim korkacak bir şeyimiz yok. Her soruya verilecek bir yanıtımız var. biz Ekrem Başkanın namusuna kefalet koymuşuz. Numan Bey'in değerlendirmesi ise biz 400 milletvekili de olsa Anayasa değişikliğini millete sunarız demesiyle çelişkili bir durumdur. Anayasa Mahkemesinin kapatılmasının ortaya atılması ve anayasa ihlallerinin söz konusu olduğu süreçler yaşanmışken, 400 milletvekiliyle Anayasa değiştirelim tavrı doğru değildir."

"TALAT PAŞA" TARTIŞMASINDA NELER YAŞANMIŞTI?

Geçtiğimiz günlerde DEM Parti Milletvekili George Aslan’ın, Ankara Büyükşehir Belediyesi’nin Talat Paşa anıtı yaptırmasını eleştirerek Talat Paşa hakkında kullandığı ifadeler Meclis’te tansiyonu yükseltmişti.

Aslan’ın sözlerine tepki gösteren İYİ Parti Milletvekili Şenol Sunat’ın konuşmasının, TBMM Başkanvekili Tekin Bingöl tarafından kesildiği iddia edilmişti.

Bu müdahale sonrası İYİ Partili TBMM Divan Katibi Yasin Öztürk, kürsüye yönelerek Bingöl’e tepki göstermişti.

İYİ Parti lideri Dervişoğlu, yaşanan olaylar sonrası yaptığı açıklamada, “Denizli Milletvekilimiz Yasin Öztürk Bey’i kınama cezasıyla cezalandırdılar. Burada da DEM, AK Parti ve CHP ortaklaştılar. Hepsi bir olabilir ama Türkiye’nin geleceği açısından biz tekiz. Divan Katibi arkadaşımız Sayın Yasin Öztürk’e kınama kararı veren TBMM’nin kararını tanımıyor ve kınıyorum. Ermeni diasporasının tezlerini Türkiye’ye taşımaktan imtina etmeyen bir zihniyete karşı sessiz kalıp, sükut eden Meclis Başkanı’na da artık milletvekili arkadaşlarımız kürsüye çıktığında da ‘Sayın Başkan’ diye hitap etmeyecekler” ifadelerini kullanmıştı.

CHP Genel Başkanı Özgür Özel ise, Dervişoğlu’nun açıklamalarına yanıt vererek, “Biz muhalefetin böyle meselelerden dolayı birbiriyle sürtüşme, sert dille cevap vermesini hiçbirimiz değil, bir kişiyi memnun edeceğini biliyoruz. O kişide hepimize zulmeden kişidir. Dünü dün akşamda bırakmak lazım. CHP olarak biz bundan sonraki süreçte İYİ Parti’ye duyduğumuz saygıdan ötürü iyi ilişkilerimizi sürdürmeye devam edeceğiz. Bizim muhalefetin birbirine düşmesine böyle bir süreçte hakkı yoktur. Kimseye de CHP’nin ittifakının dışında kimlerle müttefikse biz tekiz demesinler biz Türkiye ittifakıyız. Yerel seçimden önce çok konuştuk. Bizim karşımızda tek olan Türkiye’yi, cumhuriyeti kuran partinin ve son seçimlerin ve tüm anketlerin birinci partisinin dışında kendisini tutan birisi milleti dışlamış olur. Müsavat Bey hiç istemez, ben iyi niyetine kefilim” demişti.